Dünya üzerinde insan nüfusu son asırda inanılmaz bir artış gösterdi. Dünya nüfusu arttıkça yaşanacak alanlar ve doğal kaynaklar için rekabet arttı ve bazı meraklı bilim insanları uzayda yaşamaya yöneldi. Peki dünyamız yaşanılmayacak hale gelince, dünyadan sonra yaşam mümkün mü? SpaceX isimli uzay turizm firmasının kurucusu Elon Musk farklı gezegenlerde yaşam olup olmadığının araştırılmasını savunuyor.
Bu fikir dünya üzerindeki çoğu insana pekte inandırıcı gelmese de insanlığın ilk tarihten bugüne keşfedilemeyeni keşfetme duygusu ve isteği hiçbir zaman dinmedi. İşte bu içgüdü bazı insanları güneş sistemi dışında veya sistemimizde yaşanabilir gezegen aramaya ve ötelerin ötesine bakmaya itiyor. Aslında başarılması mümkün olabilir. Eski astronotlardan olan Jeffrey Hoffman’ın görüşüne göre yakın birkaç gezegene gidebilme hayalini kurabilecek teknolojiye sahibiz açıklaması yaptı.
Uzayda kolonileşmek mümkün mü?
Dünyadan sonra yaşam için uzayda kolonileşme fikrini ilk olarak 1920 senesinde Avusturya-Macaristanlı Herman Potočnik tarafından öne sürüldü. Potočnik’in hayalindeki uzay aracı yer çekimi oluşturmak için dönüyor enerjisini ise güneş ışınlarından alıyordu. Ortaya atılan bu fikir her ne kadar inanılmaz olsa da 1970 yılında Gerard O’Neil adındaki uzay fizikçisi ile İngiltere Gezegenlerarası Derneği bu fikri benimsedi ve sahip çıktı.
Dünyadan sonra yaşam nerede mümkün olacak?
Bir takım bilim insanı ise Potočnik’in görüşünden sıyrılarak uzay boşluğunda koloni kurma fikri yerine herhangi bir gezegende veya doğal uyduda (Ay) insanların yaşamlarını sürdürebilmek için yapay bir ortam kurarak yaşam alanı fikrini daha olumlu karşılıyor. Nitekim son yıllarda çıkan uzay kurgu filmleri bu fikrin halk tarafından da olumlu daha mantıklı karşılandığının bir nevi kanıtı. Örneğin geçen yıl çıkan ‘Marslı’ filmi buna örnek teşkil edilebilir. Filmden de anlaşılacağı üzere bu konuda en yatkın koloni fikri Mars için düşünülmektedir. 2025 yılına kadar Mars’ta koloni kurmayı hedefleyen birkaç şirket var. Hollandalıların 2012 yılında start verdiği Mars One projesine binlerce insan başvurdu ve bu insanlar arasından seçilen 40 insana eğitim verilerek çeşitli gelir sağlanmaya çalışılmakta.
SpaceX yöneticilerine göre yakın zamanda Mars’ta bir koloni kurulabileceğinin hatta teknolojinin daha gelişmesi ve hızlı uzay araçlarının icadı ile Güneş sisteminin her noktasında bir koloni kurulabileceğinin altını çiziyor.
Nasıl gidilecek ve yaşam nasıl mümkün olacak?
Şu anda Uluslararası Uzay İstasyonunda yaşanan birtakım sorunlar ileride kurulacak olan koloniler açısından birçok probleme ön hazırlık gibi görülüyor. En basitinden istasyondaki çalışan 6 kişiye su taşıma gideri sadece 2 milyar dolar gibi yük bir miktar. Sadece su ihtiyaçları olmadığını düşünürsek oldukça masraflı bir adım olur. Bu sebeple kendi kendine yeten uzay kolonileri en ideal olanları.
İhtiyaçların yanında kolonilerde yaşayacak olan insanların uzay koşullarında maruz kalacakları sorunlarda bir hayli fazla ve ciddiye alınacak türden. Yer çekimi azlığı, radyasyon ve yalnızlık gibi en basit örnekler bile insanlarda kanser, katarakt, psikolojik hastalıklar, kemik ve kaslarda zayıflık, kafada basınç birikimi gibi birçok etkisi bulunmakta. Bu tür problemlerin çözülmesi halinde uzaya yolculuk mümkün gibi duruyor.
Dünyadan sonra yaşam şu anki teknolojiyle biraz zor gibi görünse de 20-30 yıl içerisinde yıldızlar arası seyahate hazır olacağımız kesin. Şu anki durum ilk hedefin Mars olduğunu gösteriyor. Bakalım zaman daha neler getirecek, hep beraber izleyip göreceğiz.